“Yatsın Yanıma”, “Unutamam Dedin”, “Bye Bye” gibi birçok hit şarkıya imza atan ve son olarak “Yakarım İstanbul’u” isimli yeni şarkısını sevenleriyle buluşturan Gülden, yeni şarkısını ve müzikal yolculuğunu yazarımız Mine Ayman’a anlattı: “Ayrılığı kabul etmiş fakat hala üstüne titrenen ve koruma iç güdüsünün ağır bastığı bir hissin şarkısı bu.”
Yepyeni şarkın “Yakarım İstanbul’u” çok dertli ve etkileyici bir şarkı, bu şarkıyı ne zaman yazdın ve yazdıklarını gerçek hayatta yaşadın mı ya da bu yoğun duyguları hissettin mi?
Geçtiğimiz ilkbaharda yazdığım şarkılardan biriydi. Ayrılığı kabul etmiş fakat hala üstüne titrenen ve koruma iç güdüsünün ağır bastığı bir hissin şarkısı bu. Şarkıyı yazan ben olunca, o duyguyu başkasında hissettiğimde kaleme dökerken kendim yaşamış kadar oluyorum zaten. O yüzden hem yaşayanların hem de şarkıya dökenin hikayesi diyelim 🙂
Yakarım İstanbul’u adlı şarkının klibi nerde çekildi ve yönetmen olarak kiminle çalıştın? Klipte bir hikaye var, senaryosu kime ait ve yangın sahnelerinin çekiminde zorlandın mı?
Yönetmenliğini İdil Dizdar ve Said Dağdeviren yaptı, fikir ve senaryo da onlara ait. İstanbul’da sahile inşa ettirdiğimiz bir evin içinde geçiyor hikaye. Sevdiği adamın gidişinin ardından hissettiği o güçlü duyguyla duvarları yıkan, evi yakıp harabeye dönüştüren bir kadının hikayesi bu. Bir kadının hissettiği duygunun ne kadar kuvvetli olabileceğini vurgulamaya çalıştığımız bir klip çektik. Klibin sonuna doğru sahile inşa ettirdiğimiz o şirin evi yaktık 🙂 Alevler kocaman kocaman yükselirken bazı yerlerde şarkıyı söyleyip bazı anlarda karşısına geçip kahvemizi içtik. Zorlandığım herhangi bir sahne olmadı, her şey gayet kontrol altında, keyifli ve heyecan vericiydi.
Klipte oyunculuğunla ön planda olduğun için, ileride bir sinema filmi ya da dizi oyunculuğu gibi bir projen olacak mı?
İki teklif aldım bununla alakalı, kendi hayallerim ve projelerim de var tabi ki, değerlendirip güzel anılar biriktirmeye ve sevinçle paylaşmaya devam edeceğim.
“Soğuk Odalar”, “Yatsın Yanıma”, “Unutamam Dedin” gibi çok güzel ve dertli şarkılar yazdın, özellikle mi böyle dertli şarkılar yazıyorsun yoksa içinden böyle mi geliyor genelde?
Mevsimsel tesadüfler diyelim 🙂 Biraz denk gelen yayın dönemleriyle de alakalı. Ama seviyor muyum bunu, evet 🙂 Hareketli şarkılar da yazıyorum, söylemeyi de seviyorum ama ne zaman duygusu yoğun şarkılar yayınlasam “tam bir Gülden şarkısı” diyor dinleyenlerim. Hoşuma gidiyor bu, neyi seviyorsam onu yapıyorum, taktik yok duygu var 🙂
Bir çok hit şarkıya imza attın ve dinleyicilerin tarafından çok sevildin, ilk günden bu güne başarının sırrını söyler misin?
Empati. Bir şeyi anlatmak için yaşaman şart değil ama anlaman şart. Yazdığım her şarkının içinde anlattığım duygu gerçeklerden ibaret. Empati yaparak kendini o hissi yaşayan insanın yerine koyduğunda onunla benzer duygular yaşıyor insan. Hastalıklı bir ruh hali bu, bazen girdiğim duygudan günlerce çıkamadığım oluyor. Ama ben hayatı, insanları ve duyguları gözlemlemek ve bunları kaleme dökmek için geldim sanırım dünyaya. Birilerinin sözcüsü oluyor yazdığım şarkı ve bu her şeye değiyor.
Kendi şarkılarını başka isimler de yorumluyor, şu günlerde kimler senin şarkını söylüyor ve yakında başkasına verdiğin başka şarkılar da çıkacak mı?
Ajda Pekkan, Tuğba Yurt, Ece Seçkin, Ebru Yaşar, Linet… uzuyor da uzuyor liste. Bir çok sanatçıda şarkılarım ve hatta yayınlanmak üzere olan ikinci şarkılarım var. Bu sene dolu dolu Gülden şarkıları dinleyeceğiz.
Bundan sonra yayınlanacak şarkın yine dertli bir şarkı mı olacak yoksa sırada hareketli bir şarkı da olacak mı?
Bilmiyorum açıkçası… Sandığımı açıp gönlümden geçen bir şarkımı yayınlayacağım, henüz karar vermiş değilim, belki de yepyeni birşey yazıp onu paylaşacağım sizinle ama ne olur o hiç bilmiyorum 🙂
Son dönemde beğendiğin bir şarkı ya da albüm var mı? Beğendiğin bir isimle ileri ki dönemlerde düet yapmayı ya da bir ft. projede buluşmayı düşünüyor musun?
Hızlı tüketimden kaynaklı olarak albüm yayınları yavaş yavaş hasar almaya başladı, bu yüzden yayınlanan albümlere çok değer verip arşivime alarak mutlaka dinliyorum inanılmaz güzel birikimler oluyor içinde. Tuğba Yurt çok tatlı bir albüm hazırladı mesela, çıkış şarkısı olan “Vur Kaç”ın sözü ve müziği bana ait ve bir sürü sanatçı arkadaşımın kaleminden enstrumanından dökülen sözler besteler var içinde, keyifle dinliyorum. Ben çok radyo dinleyen bir insan olduğum için farklı farklı şarkılar takılıyor kulağıma, üç gün bir şarkıya diğer dört gün bambaşka bir şarkıya takılıp kaldığım da oluyor, sürekli keşifte ve beğendiğim şeylere takılma durumundayım yani. Şu an bir düet projem yok, ileri de olur belki…
Gülden’i ilk Emre Aydın ile yaptığı “Soğuk Odalar” düetiyle tanımıştık ve birlikte çok büyük başarı elde etmiştiniz, ileride tekrar bir araya gelip yeni bir şarkıda buluşma durumunuz olabilir mi?
Henüz öyle bir şey yok ama zaman ne gösterir bilemiyorum. Güzel bir şarkıda güzel bir fikirle bir araya gelmek dinleyicimizin de çok keyif aldığı sonuçlar doğuruyor. Bakalım kısmet diyelim.
Konserlerin yoğun bir şekilde devam ediyor, yılbaşı programın belli oldu mu? Yeni yıla nerede ve nasıl girmeyi planlıyorsun?
Yeni yılda yurt dışında organize edilmiş özel bir etkinlikte sahne alacağım. Sonrasında aynı gece hemen Türkiye’ye geri döneceğiz ki yeni günümüz toprağımızda başlasın. Şimdiden herkes için sağlıklı, huzurlu ve bol bereketli bir sene olmasını diliyorum…
Röportaj: Mine Ayman