“Olaylara Gel” isimli yeni single çalışmasını geçtiğimiz günlerde sevenleriyle buluşturan Türk Pop Müziği’nin önemli isimlerinden Sibel Tüzün, dinamik altyapısı, cesur ve çarpıcı sözleri ile beğeni toplayan şarkısını ve yeni projelerini yazarımız Mine Ayman’a anlattı: “Olaylara Gel tatlı, enerjik, içimizi ısıtan, keyifli bir şarkı oldu…”
Karşımızda yepyeni ve çok renkli bir Sibel Tüzün var, yeni şarkınız “Olaylara Gel” ile neler değişti hayatınızda?
Minecim, fark ettiğin gibi renk ve heyecan geldi sanırım. “Olaylara Gel” tatlı, enerjik, içimizi ısıtan, keyifli bir şarkı oldu. Önce bizleri, sonrasında da sizleri ve dinleyicileri iyi hissettirdi. Tıpkı “Beni Bağlamaz”, “Kaçın Kurası”, “Kırmızı” gibi birlikte anılar yaratacağımız güzel bir şarkımız oldu.
“Olaylara Gel” adlı şarkınızın hazırlık aşaması ne kadar sürdü ve bu projede kimlerle çalıştınız? Şarkının size ulaşma hikayesini anlatır mısınız?
Soğuk ve kasvetli bir kış gününde Sadettin Dayıoğlu’nun eve ziyaretiyle başladı her şey. Sadettin, o müthiş enerjisiyle benim için yazdığı “Olaylara Gel”i söylediğinde bayıldım şarkıya. Sadece ben de değil evdeki herkesin içini açtı şarkı. Hemen o akşam Aytun Gelgin şarkının aranjesini neredeyse bitirdi. Ardından uzun yıllardır birlikte çalıştığım Hakan Caneroğlu “Olaylara Gel”in diğer versiyonu için kolları sıvadı. Bahçekat Stüdyosunda Serkan Ayman, Levent Candaş ve Cengiz Baltepe’yle beraber kayıtları gerçekleştirdik. Akustik olsun, gerçek sesler olsun, tıpkı şarkının ruhu gibi olsun istedik. O kadar güzel aktı ki her şey şarkının bize kattığı heyecan solmadan, sönmeden size ulaştırabildik “Olaylara Gel”i.
“Olaylara Gel” adlı şarkının klip hikayesini anlatır mısınız, klipte yönetmen olarak kiminle çalıştınız?
“Kırmızı”, “Yediveren Gülü” ve “Şikayet” gibi kliplerimin yaratıcısı Ebru Erkman’la beraber çektik klibi. Gözüne inanılmaz güvendiğim bir dostumdur Ebru. Şarkının ruhuna ve düzenlemesine uygun renkli, dijital numaralardan uzak ve hareketli bir klip oldu. Stylingimizi Yasemin Yolaçar’a emanet ettik. Müthiş bir iş çıkardı ve çok beğenildi. Makyajımı yıllardır olduğu gibi Kürşat Akcebe, saçlarımı da Gürkan Adeşoğlu hazırladı.
Bundan sonra sırada bir albüm projesi olacak mı, müzik kariyerinize nasıl devam etmeyi planlıyorsunuz?
Sanıyorum tekli çalışmalar ağırlıkta olacak. Bir caz albüm projem var paylaşmak istediğim. Özellikle siz radyocu dostlarımın albüm beklentisinin de farkındayım. Eylül ayından sonra albüm hazırlıklarına da zaman ayırmak istiyorum.
İleriki tarihlerde bir sanatçıyla düet yapmayı ya da bir proje albümünde olmayı düşünür müsünüz? Son dönemde yapılan proje albümlerini nasıl buluyorsunuz?
Erhan Akhan, Ayhan Sicimoğlu ve Mustafa Avkıran albümlerinde konuk olarak imza attığım düetler var. Başka bir projede daha neden olmasın? Farklı müzisyenlerle çalışmak beni besleyen ve keyif veren bir durum. Saygı albümlerini bir dinleyici olarak seviyorum. Bülent Ortaçgil için yaptığımız bir şarkı geldi aklıma, “Duyuyor musun?” adlı şarkısını çok farklı ve enerjik aranje etmiştik. Eski şarkıların hepimizde güzel anıları var. Söylerken de dinlerken de mutluluk veriyorlar bize.
Son dönemde yapılan şarkıları nasıl buluyorsunuz?
Her dönem olduğu gibi iyi şarkılar da kötü şarkılar da var. Sanırım esas önemli olan müzik üretenlerin birbirine benzeyen şarkılardan yavaş yavaş sıyrılmaya başlaması. Farklı renkler ve farklı sözler dinleyicilere daha güzel geliyor artık. İsterim ki önümüzdeki 10 yıl müzisyenlerin daha özgür üretebilecekleri yıllar olsun.
Yıllardır sahnedesiniz, bu yaz için sahne programınız nasıl devam edecek?
1 Haziran’da başlıyoruz konserlerimize, Eylül ortalarına kadar gözüken bir takvimimiz var şu an. Kulüpler, festivaller, belediye konserleri, özel geceler ve otel etkinliklerini kapsayan farklı sahnelerle keyifli, eğlenceli bir yaz geçireceğiz umarım.
Röportaj: Mine Ayman